Soru Sor
Sorunu sor hemen cevaplansın.
Propolis nedir? Zirai ilaçların zararları nelerdir ? Propolisle ne yapılabilir?
Propolis, arıların bitkilerden ürettiği ve kovan içi temizlikte ve kovanın yalıtımında kullandıkları bir maddedir. Rengi, elde edildiği bitkisel kaynağa göre farklılık gösterebilir olmakla birlikte genellikle koyu kahverengidir. Arılar tarafından değişik bitki tomurcuklarından yaprak ve gövdelerinden toplanıp biriktirilen reçinemsi bir madde olan Propolis genellikle kayın, karaağaç ve kozalaklı ağaçlardan toplanır.
Propolisin M.Ö. 350'ye kadar giden uzun bir kullanım geçmişi vardır. Yunanlılar onu apseler için kullanırken Asurlular yara ve tümör tedavinde kullanmışlardır.
Kovanda oluşan hasarların ve çatlakların onarımı için ve kovanlarını korumak amacıyla kullanılan propolisin rengi sarımsı yeşilden koyu kahverengiye dek değişir. Arıcılar kovandaki balı aldıktan sonra propolisi kovandan kazıyarak toplarlar. Sonra bazı işlemlerden geçirilmek suretiyle propolis kullanıma hazır hale getirilir.
İçeriğinin önemli bir bölümünde polifenoller, fenolik asitler ve bunların esterleri, terpenler, steroitler, B1, B2, C ve E vitaminleri, mineraller ve aminoasitler yer alır. Bunların yanı sıra içerisinde flavonoidler de bulunur . Flavonoidler kanser gibi hastalıklı hücrelerin çoğalmasını engelleyen çok güçlü antioksidandır. Aynı zamanda bağışıklık sistemini güçlendirir ve kronik ağrıyı azaltır.Adenovirus, Coronavirus, Herpes symplex, Influenca A and B virus, Newcastle disease virus, Polio virus, Vaccina, Rotavirus Vesicular Stomatitis Virus, Coronar virus… gibi birçok virüsle savaşır.
Hastalık sürecinde tüketilen propolis, iyileşme sürecini hızlandırır. Günümüz dünyasında stres ve çevre kirliliği gibi insan sağlığını tehdit eden olayların giderek artıyor olması insanlar üzerinde çevre koşullarının olumsuz etkisini daha sık gösterir hale getirmiştir. Yaşam şartlarının bu olumsuz etkilerine karşın propolis, vücut direncini arttırma, antibiyotik etki gösterme ve en önemlisi doğal bir ürün olma özelliklerinden dolayı birçok ülkede çeşitli amaçlara yönelik olarak çalışılmaktadır. Yurtdışında ki birçok ülkede propolis kullanılarak çok çeşitli ticari ürünler üretilmektedir. Peki propolis yerine bitkilerin daha çok büyümesini sağlayan zirai ilaçları kullanırsak ne gibi sorunlar başımıza gelebilir.
İnsan yaşamını kolaylaştırmak için üretilen birçok kimyasal, üretim aşamasından tüketim aşamasına kadar, insan sağlığı ve çevre açısından küresel bir tehdit oluşturmaktadır. Dünyadaki kimyasal sanayi üreticileri para kazanma içgüdüsüyle ve çoğunlukla insan sağlığı ve çevreye olan etkilerini ciddi boyutlarda araştırmadan her yıl binlerce kimyasal bileşiği üretip piyasaya sürmektedir. İnsan yaşam kalitesini arttırmak amacıyla kullanılmakta olan kimyasallar ve özellikle tarımsal üretimde kullanılan pestisitler; kontrolsüz, bilinçsiz ve gereksiz yere kullanılmaları sonucunda bireyin yaşamını ve yaşadığı çevreyi çok ciddi anlamda tehdit eder konuma gelmiştir. Mevcut sorun, sadece ülkemizin bir sorunu olmayıp, küresel bir problem olarak karşımıza çıkmaktadır. Kimyasallar insanlarda doğrudan veya dolaylı olarak, akut ve kronik zehirlenmelere yol açabilir. Tarımda kullanılan pestisitler, ayrıca kalıntılarıyla soframıza kadar sebze ve meyve olarak gelmekte, dolayısı ile kanser, karaciğer ve böbrek yetmezliği, genetik bozukluklar, üreme bozuklukları gibi pek çok hastalığa neden olabilmektedir. Bir zamanlar DDT’nin anne sütünden bebeğe geçtiğini de unutmamak gerekir. Tarımsal alanlara, orman veya bahçelere uygulanan pestisitler havaya, su ve toprağa, oradan da bu ortamlarda yaşayan diğer canlılara geçmekte ve ölmelerine sebep olmaktadır.
Tarih: 2020-04-07 19:11:38 Kategori: Biyoloji
Soru Tarat
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.
Sorunu sor hemen cevaplansın.
Propolis nedir? Zirai ilaçların zararları nelerdir? Nedir
Propolis, arıların bitkilerden ürettiği ve kovan içi temizlikte ve kovanın yalıtımında kullandıkları bir maddedir. Rengi, elde edildiği bitkisel kaynağa göre farklılık gösterebilir olmakla birlikte genellikle koyu kahverengidir. Arılar tarafından değişik bitki tomurcuklarından yaprak ve gövdelerinden toplanıp biriktirilen reçinemsi bir madde olan Propolis genellikle kayın, karaağaç ve kozalaklı ağaçlardan toplanır.
Propolisin M.Ö. 350'ye kadar giden uzun bir kullanım geçmişi vardır. Yunanlılar onu apseler için kullanırken Asurlular yara ve tümör tedavinde kullanmışlardır.
Kovanda oluşan hasarların ve çatlakların onarımı için ve kovanlarını korumak amacıyla kullanılan propolisin rengi sarımsı yeşilden koyu kahverengiye dek değişir. Arıcılar kovandaki balı aldıktan sonra propolisi kovandan kazıyarak toplarlar. Sonra bazı işlemlerden geçirilmek suretiyle propolis kullanıma hazır hale getirilir.
İçeriğinin önemli bir bölümünde polifenoller, fenolik asitler ve bunların esterleri, terpenler, steroitler, B1, B2, C ve E vitaminleri, mineraller ve aminoasitler yer alır. Bunların yanı sıra içerisinde flavonoidler de bulunur . Flavonoidler kanser gibi hastalıklı hücrelerin çoğalmasını engelleyen çok güçlü antioksidandır. Aynı zamanda bağışıklık sistemini güçlendirir ve kronik ağrıyı azaltır.Adenovirus, Coronavirus, Herpes symplex, Influenca A and B virus, Newcastle disease virus, Polio virus, Vaccina, Rotavirus Vesicular Stomatitis Virus, Coronar virus… gibi birçok virüsle savaşır.
Hastalık sürecinde tüketilen propolis, iyileşme sürecini hızlandırır. Günümüz dünyasında stres ve çevre kirliliği gibi insan sağlığını tehdit eden olayların giderek artıyor olması insanlar üzerinde çevre koşullarının olumsuz etkisini daha sık gösterir hale getirmiştir. Yaşam şartlarının bu olumsuz etkilerine karşın propolis, vücut direncini arttırma, antibiyotik etki gösterme ve en önemlisi doğal bir ürün olma özelliklerinden dolayı birçok ülkede çeşitli amaçlara yönelik olarak çalışılmaktadır. Yurtdışında ki birçok ülkede propolis kullanılarak çok çeşitli ticari ürünler üretilmektedir. Peki propolis yerine bitkilerin daha çok büyümesini sağlayan zirai ilaçları kullanırsak ne gibi sorunlar başımıza gelebilir.
İnsan yaşamını kolaylaştırmak için üretilen birçok kimyasal, üretim aşamasından tüketim aşamasına kadar, insan sağlığı ve çevre açısından küresel bir tehdit oluşturmaktadır. Dünyadaki kimyasal sanayi üreticileri para kazanma içgüdüsüyle ve çoğunlukla insan sağlığı ve çevreye olan etkilerini ciddi boyutlarda araştırmadan her yıl binlerce kimyasal bileşiği üretip piyasaya sürmektedir. İnsan yaşam kalitesini arttırmak amacıyla kullanılmakta olan kimyasallar ve özellikle tarımsal üretimde kullanılan pestisitler; kontrolsüz, bilinçsiz ve gereksiz yere kullanılmaları sonucunda bireyin yaşamını ve yaşadığı çevreyi çok ciddi anlamda tehdit eder konuma gelmiştir. Mevcut sorun, sadece ülkemizin bir sorunu olmayıp, küresel bir problem olarak karşımıza çıkmaktadır. Kimyasallar insanlarda doğrudan veya dolaylı olarak, akut ve kronik zehirlenmelere yol açabilir. Tarımda kullanılan pestisitler, ayrıca kalıntılarıyla soframıza kadar sebze ve meyve olarak gelmekte, dolayısı ile kanser, karaciğer ve böbrek yetmezliği, genetik bozukluklar, üreme bozuklukları gibi pek çok hastalığa neden olabilmektedir. Bir zamanlar DDT’nin anne sütünden bebeğe geçtiğini de unutmamak gerekir. Tarımsal alanlara, orman veya bahçelere uygulanan pestisitler havaya, su ve toprağa, oradan da bu ortamlarda yaşayan diğer canlılara geçmekte ve ölmelerine sebep olmaktadır.
Tarih: 2020-04-07 19:11:38 Kategori: Biyoloji
Kitaptan sorunu tarat hemen cevaplansın.
Yorum Yapx